Elinizdeki şekliyle özetlenen kitap, Kur´an hakkında özel araştırmalar yapanların yanısıra Kur´an´ı tanımak, anlamak isteyen herkese de bu imkanı sağlayacak niteliktedir.
İtkan´ın bu muhtasarı (özeti) Kur´an ilimlerinin tümünü kapsadığı gibi, konuyla ilgili geniş araştırma yapmak isteyenlere yardımcı olacak kitabiyat listesi de eklenerek daha faydalı hale getirilmiştir.
Çağdaş Fikir Akımları 3 kitaptan oluşmaktadır. Setteki kitaplar:
Çağdaş Fikir Akımları 1
Demokrasi
Çağdaş Fikir Akımları 2
Komünizm
Çağdaş Fikir Akımları 3
Sekülarizm, Rasyonalizm, Yurtseverlik, Milliyetçilik, Hümanizm, Ateizm
Yazar, çağdaş ideolojilerin nadir ve izafi müsbet taraflarına, objektif anlayış gereği temas etmekle birlikte; asıl ağırlığı, onların gerçek nizama ve insan tabiatına göre taşıdıkları zaaflara, batılılara tahsis etmiştir. Ancak, eserin maksadı, peşin hükümle söz konusu ideolojileri çürüğe çıkartmak değildir. Bu netice; insanın yaratılışından ve vahyin ışığından hareketle yapılan mükemmel ilmi, rasyonel ve objektif incelemelerle, inkar edilemiyecek şekilde ortaya konmaktadır.
Günümüzde demokrasi, kapitalizm
Elinizdeki eseri farklı kılan, adından ziyade ele aldığı konulara yüklediği anlam, getirdiği netlik ve izahlardır.
Muhammed Kutub, bir takım arızi benzerlikler nedeniyle batı kaynaklı ideolojilere asıl pirim verenlerin, İslam ile bu ideolojileri te´life yeltenen sözde müslüman aydınlar(!) olduğunu belirtmekte ve bu gibi kişileri sorumlu tutarak adeta hesaba çekercesine şöyle demektedir:
Komünizm ve diğer ideolojiler hakkında söylediklerimize son vermenin zamanı gelmiştir. Şayet bazı müslümanlar ve hatta ba
İlk iki eserinde olduğu gibi, bu eserinde de yazar Çağdaş Fikir Akımları ile hesaplaşmasını sürdürüyor. Beşer kaynaklı bütün fikirlerin çıkış ve vardıkları neticeleri bakımından temelde aynı olduklarını şu ifadelerle belirtiyor:
Akıl dediler. Tabiat dediler. İnsan nefsi dediler. İlim dediler. Felsefe dediler. İşin başında akıllarına gelen her şeyi söylediler. Vardıkları nokta: Huzursuzluk, delilik, yokoluş, hayret, psikolojik hastalıklar, intihar, alkolizm, suçluluk, çözülüş ve fıtratı tanınmaz hale getiren
İnsanlık kurtarıcıları Peygamberler...
Yeryüzünü mazlum halklara zindan eden müstekbir zalimlere ilahi vahyin koruyuculuğunda baş kaldıran; hak ve adaletin sembolleri...
Yönetenler ve yönetilenler...
İktidar koltuğunu sağlamlaştırmak için her türlü zulmü ve işkenceyi halkına reva gören yöneticiler ve onların her emrine itaat eden fikren köleleşmiş yığınlar...
Hesap günü yönetilenlerin yönetenleri; yönetilenlerin de yönetenleri suçlayacağı hususları bu kitapta bulacaksınız.
İslâmi hareketleri tüm dünya kamuoyuna olduğu gibi, özellikle batı haber kaynaklarının tutsağı haline gelen müslümanlara, uydurulan bir takım suni terimlerle antipatik göstermek İslâm düşmanlarının ortak faaliyetidir. Cezayir´de kurulacak bir İslâm devletini örtbas edeceklerdi?
...
Bu araştırmayı Cezayir´de son gelişen olaylara yoğunlaşmaktan ziyade okuyucularımızın Cezayir olayını daha sıhhatli izleyip değerlendirebilmesi amacıyla bir altyapı şeklinde hazırlamayı amaçladım.
Mustafa Dereci
İslam düşüncesi, insanı tüm varlık yapısı ile göz önünde bulunduran biricik düşünce sistemidir. İslam düşüncesini, Kur´an ve Sünnetin verileriyle değerlendirdiğimizde, Allah´ın okunan kitabı olan Kur´an ile yaşanan kitabı olan fıtrat arasında bir çelişki olmadığını ilk bakışta görebiliriz. Kur´an´ın ifadesiyle bu bir sünnet´ul-lahtır. Eğer bir çelişki varsa eksiklik, ya bağlantıyı iyi kuramayan fertlerde veya araçlardadır.
İslam düşüncesi, insan gerçeğini ele alırken de bu ana motivden hareket eder. İslam d
Ey Müslümanlar! İşte beşeri kanunlarınız!
Bu kanunları dilleriniz yalanladığı ve kalpleriniz inkar ettiği halde emperyalist ve yerli işbirlikçileri onları size uygulatıyor. Ya da kolay yoldan, sizi buna boyun eğdirmeye çalışıyorlar. İslam ise bu beşer yapısının ezilmesini emrediyor. Çünkü bu yapı emparlizmin ve sömürünün teminatıdır. O halde Ey Müslümanlar, İslam´ın ve sizin bir numaralı düşmanınız olan sömürü ve emperyalizmi ayaklarınızın altına alıp çiğneyin ve onlarla savaşın...
- Evladım kanunlar var ya...
- Benim nasumu korumaktan aciz kanunlar...
- O halde kendin mi kanun koyacaksın?
- Neden koymıyayım? Sizin kanunlarınızı kim koyuyor. Sizinki ALLAH KANUNU MU? Ki... Ben de kanunlarınıza boyun eğeyim? Söyler misiniz? Hem yeri gelmişken bir gerçeğe parmak basmak istiyorum. Ülkemizde en büyük egemen güç, yargı organlarıdır. Sizlersiniz.
Dilhan, güçlükle tutabildiği gözyaşlarını bastırmaya çalışarak haykırdı.
- Asla, asla
Asıl afyonu koklayan sensin. Seni sahte özgürlüklerinle başbaşa bırakıyorum.
Adımlarını daha da hızlandırdı.
Bıraksa gözyaşları bir nehir gibi boşalacaktı, fakat gururu ağır basıyordu.
Hz. Peygamber ticari faaliyetleri sadece para kazanma aracı olarak görmemiş, aynı zamanda İslam inancının, ibadetinin, ahlakının ve kültürünün yerleşmesinin, kısaca tebliğinin vasıtası olarak kullanmıştır. Biz bu çalışmamızda mevcut zemini, tarihi kaynaklardan yararlanarak ortaya koymaya çalıştık. Hz. Peygamber´in ticari faaliyetleri nasıl tebliğ aracı olarak kullandığı görülüp, onun bize örnekliği bu yönüyle de daha dikkatle değerlendirilmeli ve bu konuda daha fazla araştırma yapılmalıdır.
Karşılaştığım mü´minlere yönelik her nida ayetinin sonunda durup, bu ayette Rabbimizin benim ve diğer mü´minler hakkında neyi murad ettiğini anlamak için uzun uzun düşündüm. Allah-u Teâlâ´dan, bu çalışmamdan bütün mü´minleri yararlandırmasını ve okuyan kimselerin de öteki alemde fayda verecek bir duada bulunarak beni hissedar etmelerini dilerim...
-Ahmet Fethullah Cami
İnsanların yaratılıştaki meyilleri ve ruhi ihtiyaçları sebebiyle her asırda İslami ilimlerle alakalı yüzlerce eser yazılmıştır. Ancak her çağın ve muhitin durumuna göre bir yenilik göstermek, asıl anlamından sapmadan, tağyir ve tahrife kaçmadan dini meseleleri imkan dahilinde, herkesin algılayabileceği bir ifadeyle yazmak bir zarurettir.
Son devir İslam ulemasından Camisab Özbek´in hazırladığı Dört Mezhebe Göre İslam Fıkhı ve Müctehidlerin Farklı Görüşleri isimli eser; özellikle Şafii ve Hanefi fıkhı esas
İnsanların yaratılıştaki meyilleri ve ruhi ihtiyaçları sebebiyle her asırda İslami ilimlerle alakalı yüzlerce eser yazılmıştır. Ancak her çağın ve muhitin durumuna göre bir yenilik göstermek, asıl anlamından sapmadan, tağyir ve tahrife kaçmadan dini meseleleri imkan dahilinde, herkesin algılayabileceği bir ifadeyle yazmak bir zarurettir.
Son devir İslam ulemasından Camisab Özbek´in hazırladığı Dört Mezhebe Göre İslam Fıkhı ve Müctehidlerin Farklı Görüşleri isimli eser; özellikle Şafii ve Hanefi fıkhı esas
Diyanet İşleri Başkanlığı Hamdi Yazırdan bir Kur´an-ı Kerim Tefsiri yazmasını istemiştir. Hamdi Yazır bu tefsiri Hak Dini Kur´an Dili namıyla hazırlamış ve ilk baskısı 1935 yılında yayınlanmıştır.
Diyanet İşleri Başkanlığı Hamdi Yazırdan bir Kur´an-ı Kerim Tefsiri yazmasını istemiştir. Hamdi Yazır bu tefsiri Hak Dini Kur´an Dili namıyla hazırlamış ve ilk baskısı 1935 yılında yayınlanmıştır.
Diyanet İşleri Başkanlığı Hamdi Yazırdan bir Kur´an-ı Kerim Tefsiri yazmasını istemiştir. Hamdi Yazır bu tefsiri Hak Dini Kur´an Dili namıyla hazırlamış ve ilk baskısı 1935 yılında yayınlanmıştır.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.
Alışveriş Sepeti
