Sonucu Daralt
Kategori
Yayıncı Kategori
(x)Tasavvuf
Etiketler
Yayıncı
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 17 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Sufiler Kuran'ın batınından söz ederken bunun insan müdrikesindeki karşılığı demek olan 'anlam derecelerine' dikkati çekmek istediler. Bu dereceler insanın olgunlaşması ve ahlaklı bir varlık olarak gelişmesiyle irtibatlıydı. İnsan ahlaklı olduğu kadar anlam derecelerinde terakki edecek, gerçek insan haline gelecek, gerçek bir insan olmak ile Kuran'ı ve varlığı anlamak özdeşleşecekti. Bu itibarla ahlak Kuran'ın olduğu gibi varlığın mertebelerinde yolculuk etmenin de anahtarıdır. Elinizdeki kitap İbnü'l-Arab
125 TL.
Sûfîler velâyet ile halifelik arasındaki irtibatı ele alırken halifeliği mânevî hükümdarlık şeklinde düşündüler. Allah'ın yeryüzündeki gerçek halifeleri velîlerdir. Allah, velîler vesilesiyle fiillerini icra eder. Hükümdarlığı izah ederken sûfîler velîleri; gavs, kutuplar, imamlar, bedeller (abdal), nakipler vs. olarak tasnif etmiş, her birinin görevinden söz etmiştir. Mânevî hükümdarlığın modeli meleklerdi. Hiç kuşkusuz âlemde gerçek ve tek mutasarrıf Allah'tır. Bununla birlikte Allah meleklerden ve onları
125 TL.
Hakîm Tirmizî velâyet ve ilgili meseleleri sistematik şekilde ele alan ilk sûfîdir. Velâyet üzerinde ondan önce veya sonra her ne söylenirse söylensin Hakîm Tirmizî'nin önderliği inkâr edilemez. Alanın tartışmasız en büyük isimlerinden birisi olan İbnü'l-Arabî'nin velâyet bahsindeki baş referansı Tirmizî'dir. Onun en ünlü eseri Hatmü'l-velaye İbnü'l-Arabî'nin hatmü'l-velaye (velîliğin sonu) teorisine kaynaklık teşkil etmiştir. Bu eserde velîlik ile ilgili pek çok bahse yer verilirken aynı zamanda nübüvvetin
325 TL.
Aşk Risalesi, Fütûhât-ı Mekkiyye'nin en önemli kısımlarından birisidir. Belki de pek çok insanın İbnü'l-Arabî ve Fütûhât-ı Mekkiyye'ye yönelik ilgisinin ana sebebini teşkil edecek metinlerden birisi budur. Bu kitap Fütûhât-ı Mekkiyye'nin 8. cildinde bulunan 113-117. kısımlar ve 178-188. bölümleri içermektedir. Aşk Risalesi adıyla özel olarak yayınlanan bu eser, Fütühat-ı Mekkiyye'nin en önemli kısımlarından birisi olma hususiyetinin ötesinde, belki bütün tasavvuf ve düşünce tarihinde aşka dair yazılmış en ö
135 TL.
Tükendi
Elinizdeki eser İbnü'l Arabî'nin başyapıtı Fütûhât-ı Mekkiyye'nin 8. cildinde bulunan 107-108. kısımlar ve 162-167. bölümleri içermektedir. Bu bölüm Fütuhat-ı Mekkiyye'de kimyâ-i saâdet başlığıyla yer alır. Kimyâ-i saâdet, insanı saadete ve kemâle ulaştıran kimya, yani ahlâk ilmi demektir. Kimyanın popüler isimlendirmesi simyadır. Kimya veya simya madenlerdeki değişimi ve başkalaşmayı inceleyen ilmin adıdır. Bakırın altına dönüşmesi veya kurşunun altına dönüşmesinin imkânını bu ilim inceler. İbnü'l Arabî bu
250 TL.
Sûfîler Allah'ı tanımak ile nefsi tanımak arasındaki irtibatı Kendini bilen Rabbini bildi. diye beyan edilen bir ilkeden(Hadis-i Şerif) çıkardılar. Tasavvuf, bilmek ile kemâl, olmak ve olgunluk arasındaki irtibatı dikkate alarak bilme sürecini nefsi terbiye süreciyle özdeşleştirdi. İnsan yetkinleştiği ölçüde kendini bilecek, varlıktaki yerini ve var oluş gayesini tanıyacak, bunu tanıdığı ölçüde Rabbine yaklaşacaktır. Bu yetkinleşme sürecinde insanın rehberi ise ilâhî isimlerdir. İlâhî isimler Allah hakkında
135 TL.
Tükendi
Abdullah b. Abbas 'İnsanları ve cinleri bana ibadet etsinler diye yarattım.' mealindeki ayet-i kerimede geçen 'İbadet etsinler diye' ifadesini 'Beni bilsinler-tanısınlar' diye tefsir edince, Müslümanlar çok önemli bir bakış açısı kazandı. Bu bakış açısı ibadet ile marifet arasındaki ilişkiye dairdi. İbn Abbas bu yorumuna gerekçe olarak 'Tanımadan ibadet edilmez' diye gerekçe gösterdi. Sûfiler ibadet ile marifet, sonra marifet ile ilahi sevgi arasında irtibat kurarak ibadet üzerindeki konuşmaları artırdılar.
160 TL.
Tükendi
İslamiyet Allah'a iman üzere kurulu bir dindir. Kuran-ı Kerim ve hadisler bütün Müslümanların sorumlu olduğu iman ilkelerini beyan etmiş olsa bile esas mesele Allah'a imandır ve öteki konular doğrudan veya dolaylı olmak üzere Allah'a imanın gereği sayılan hususlardır. Bu nedenle İslam Allah'a iman, o imanın gereği olarak da Allah'a kulluk ve kulluğun neticesi olarak O'nu tanımayı ifade eden geniş bir anlama sahiptir. Sufiler hakikate dikkatlerini vermiş, fakat hakikatin ancak şeriat üzerinden gidilen bir şe
125 TL.
Tükendi
Tasavvuf, doğuşundan itibaren dikkatimizi insan ve insanın kemâli meselesine çekmiştir. Sûfilerin söz ve açıklamalarıyla birlikte kemâl ve insan terkibi günlük hayattaki kullanımdan soyutlanarak teknik bir ıstılah haline geldi ve Müslümanların arasında kullanılmaya başlandı. Belki sadece bu kavram üzerindeki değişimden İslam'daki nazari ve ameli düşüncenin seyri takip edilebilir. Önce ahlaki bir anlamla sınırlı olan kavram, zamanla daha derin ve metafizik bir muhteva kazanarak metafizik ilke anlamında yorum
285 TL.
Bu kitapta İbnü'l-Arabî oruç ibadetinin Müslümanın hayatındaki yerini, Allah ile irtibatı bakımıdan ele alır. Oruçla ilgili hükümler, bu hükümlerin bâtınî anlamları ve orucun Allah hakkında insana kazandırdığı marifet bu kitabın ana fikrini oluşturur. Oruç insana, başta kendini tutmak eylemi olmak üzere Allah'ın her şeyden müstağni olduğunu anlamasını sağlayan (imsak), her şeyi var eden olduğunu öğreten bir ibadettir. Bu sayede insan oruç ile Allah'a yönelir (teveccüh) ve orucun sevabı bizzat Allah'ın kend
135 TL.
Sûfiler nefsi terbiye etmenin en önemli yollarından birisi olarak ölümü düşünmüşlerdir. Hz. Peygamber ölümden söz ederken 'Ağız tadını kaçırtanı çok düşünün' buyurmuş, sahabe-i kiram 'O da nedir, ey Allah'ın Peygamberi' diye sorduklarında, 'ölüm' cevabını vermiştir. Ölüm insanın yeryüzünün faniliği kadar, burada bir maksat için bulunduğunu öğreten en önemli imkândır. Ölüm, ruhun bedeni terk etmesiyle gerçekleşir ve bu esnada insan, 'insan' vasfını yitirir. Çünkü insanı insan kılan vasıf, onun ruhudur. Ruh a
265 TL.
İnsanın içinde kendisinin de bulunduğu 'varlık' ve âlem üzerinde düşünmesi tümevarım bir yolla merkezden çevreye doğru bir seyir takip ederek en nihayetinde sabit bir ilkede karar kılmak ister. Başlama noktası olarak kendisini alsa bile insan gördüklerinden hareketle evrende bir ilke bulmak ister. En azından düşünce tarihi sürekli bir ilke arayışı üzerinde odaklanmıştır. Bu itibarla bir ilkede karar kılmak düşünmenin gerekli kıldığı bir netice olarak kabul edilmiştir. Varlık bahsini tümel ve tümdengelim yön
125 TL.
Tükendi
Fütüvvet ve melametin müşterek tavrını; başkasına yük olmamak, el emeğiyle geçinmek, insanların değer yargılarına aldırış etmeden Hakka kulluk olarak beyan edebiliriz. Birincisi insanı kibir, büyüklük duygusu ve benzeri kötü özelliklerden korurken ikincisi bütün kemalin kendisine bağlı olduğu ve tasavvufun varmak istediği ihlâsın temel şartıdır. İnsan ancak insanların değer yargılarından uzaklaşarak hakiki ihlâsa yaklaşabilir. Buna mukabil insanların olumlu veya olumsuz hükümlerinin etkisinde kalarak ihlasa
265 TL.
Zekâtın amacı arınmak ve temizlenmektir. Bu emri yerine getiren Müslüman, kendisine ait olmayan bir malı fakire ulaştırır. Bu eylemde o sadece bir aracıyken mülkün sahibi sadece Allah'tır. Zekât vermek kadar önemli olan, kişinin mülkün sahibi olarak Allah'ı tanımasıdır. Zekât verirken insan mülkiyet duygusundan 'arınır' ve kendisini emanetçi olarak görür. Zekât vermeyi önceleyen bilgi insanın bütün malı ve mülkü hakkındaki genel tasavvurudur. Bu tasavvur insanın sahip olduğu her şeyi 'emanet' olarak görmesi
285 TL.
Elinizdeki kitap Fütûhât-ı Mekkiyye'nin birinci cildinde bulunan 2.bölüm ve 5 - 8. kısımlara tekabül etmektedir. İbnü'l-Arabî'de harfler onun varlık düşüncesinin kurucu parçasıdır. Bu düşünce Eşarilerin-Ehl-i sünnet'in kelam öğretisiyle ilişkili olduğu gibi daha evrensel bir yorumla logos-kelime teorisiyle ilgili kabul edilebilir. Kelime teorisi ezeldeki kelimenin varlığı ilkesinden hareketle âlemde makul bir ilkenin bulunmasını kabul eder. İbnü'l-Arabî'nin harfler hakkındaki düşüncelerini varlığın ve d
135 TL.
Tükendi
Rıza İhlas ve Tevekkül Fütühât-ı Mekkiyye'den Tasavvuf tarihinde ortaya çıkan ihtilafların büyük kısmı vuslat hâlini anlatmak üzere ortaya çıkmıştır. Vuslat en sıra dışı tecrübedir ve onu herhangi bir şekilde ifade etmek mümkün olmadığı gibi bunun için kullanılacak bütün terimler eksik kalır. Şatahat diye isimlendirilen cümleler bu hâli anlatmak üzere ortaya çıkmıştır. Vuslat hâli ve rızâ makamı, sûfîlerin en önemli meselesi olagelmiştir. Tasavvufu tasavvuf kılan şey, neticede varacağı bu makamla ilgili söz
285 TL.
Bu eser, Nakşibendî Tarîkati'ne mensûb olup Şeyhu'l-Ekber Muhyiddîn İbnü'l-Arabî'nin fikirlerinin iyi bir ta'k?bcisi ve şârihi olan Abdurrahmân Câmî'nin, vücûd ve vahdet-i vücûd meselelerini ele aldığı eserlerinden biridir. Eserlerinin büyük bir yekûnu manzûm olan müellifin, kendi nazmını şerh etmesiyle vücûd bulan bu eser, onun sâir manzûmlarında hangi teşbîh ya da mazmunla neyi kasdettiğine ışık tutuyor olması açısından pek mühimdir. Eserde temel olarak; Vâcibu'l-Vücûd, mevcûdâtın dereceleri, Hak Teâlâ iç
250 TL.
Tükendi
Sıralama : Göster :
Sadece stokta Olanlar : 
Toplam 17 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1