“Kur’ân-ı Kerîm’in ıslah edici ve değer üretici anlam dünyasına ne kadar nüfuz edilirse onun çağları aşan nurlarına ulaşılmış olacaktır. Onun bu zamanı ve mekânı aydınlatan ışığı, insanın aklını, idrâkini ve irfanını olgunlaştıracaktır. İlahi terbiye ile ilmi, anlayışı ve niyeti kemale ulaşan insan ise, Mabudunun dilediği mesut hayatı kurma görevi bilinciyle hayatı imar edecektir. Müslümanların bu önemli vazifeyi layıkıyla eda edebilmesi, Kur’ân’ın mesajlarının zahiri manasını ve gayelerini anlayarak hayatı

Kur'ân-ı Kerîm'in, müminlerin hayatını düzenlemesi yanında onların, meşru arzu, istek, korunma, sığınma ve şifa gibi alanlardaki beklentilerinde rehberlik edip etmediği güncel olduğu kadar önemli bir alandır. Bizzat Kur'ân'ın ve onun Mürşit ve Mübelliğinin anılan konuya yaklaşımının niceliği ve niteliği, Sahabeden itibaren bütün Müslümanların Kur'ân'a bakış açılarını etkilemiştir. Tarihi süreç içerisinde Kitap ve Sünnetin bu konudaki sahih bilgilerinin, ne oranda korunabildiği, alanındaki genişlemenin boyut